Mehmet Yılmaz, 1971'de İstanbul'da doğdu. Ailesi Kastamonu ilinin Taşköprü ilçesindendir. İlk ve ortaokulu Zeytinburnu İlköğretim Okulunda tamamladı. Çok zeki birisi olmasına rağmen okul hayatına devam etmek istemedi. 15-16 yaşlarında iş hayatına atıldı. Eczanede çıraklık, Mahmutpaşa'da tezgahtarlık yaptı. Askere gidene kadar çalıştı. 1991'de askerliğinin acemi birliğini Manisa Kırkağaç'ta, usta birliğini jandarma komando çavuş olarak Kurtalan'da tamamladı. Askerliğini bitirince 1993'te evlendi. Çalışma hayatına serbest meslek sahibi olarak devam etti. Bir yandan da İstanbul Esenler'de Milli Gençlik Vakfı çalışmalarına katıldı. Gençlerin kültürel ve sosyal yönden gelişmelerine yardımcı olacak çalışmalarda bulundu. Milli Gençlik Vakfından sonra IKRA (İlim Kültür ve Rahmet) Derneği'nin kurucuları arasına girerek yine gençlere yönelik milli ve manevi çalışmalarına devam etti. Kitap okumayı çok seven bir insandı. Kur-an'ı Kerim tefsirini, sahih hadis kitaplarını, Peygamberimizin (s.a.v.) ve sahabelerin hayatını bolca okurdu. Onun bir tek hedefi vardı; hayatını her yönüyle Allah rızasına uygun yaşamak. Mehmet Yılmaz, daha sonra meslek hayatına grafik çalışmaları yaparak devam etti. Broşür, dergi, afiş ve katalog çalışmaları yaptı.

1996'da Sümeyye isimli kızı, 1999'da Muhammed ismini koyduğu oğlu dünyaya geldi. Kızının hafız olmasını çok istiyordu. Sümeyye de hafız oldu. Oğlu Muhammed ise imam-hatip lisesinde öğrenimine devam etmektedir. İşinden arta kalan zamanlarını ailesi ile geçirirdi. Mehmet Yılmaz namaz kılmaya çok ehemmiyet veren bir insandı. Hatta namazlarını sürekli camide cemaatle kılmaya özen gösterirdi. O her zaman haksızlığın karşısında olur, nerede kötü ve yanlış bir hareket varsa onu elinden geldiğince düzeltmeye çalışırdı. 2009 yılında ailesi ile beraber hac ibadetini yerine getirdi. Mehmet Yılmaz, IKRA Derneğinden sonra Üsküdar Yedi Hilal Derneğinde çalışmalarına devam etti.

15 Temmuz 2016 gecesinde vatanımıza içerden darbe yapıp işgal etmek isteyen vatan hainlerinin karşısına çıkmak için o da Boğaziçi Köprüsü'ne gitti. Orada vatan hainlerinin ateş açması sonucu vurularak şehadet şerbetini içti. O gece tarih yazan, vatanımızı darbecilerin eline bırakmayan kahramanların arasında o da yerini aldı. Ruhu şad olsun.